LOVE

LOVE

24 Şubat 2015 Salı


Bebek  Beklediğinizi Aile ve Arkadaşlara Haber Vermenin         Eğlenceli Yolları

Şubat 2015

Bebek beklediğimizi öğrendiğimizde ailelere ve yakın arkadaşlarımıza direkt söylemek yerine bunu eğlenceli bir hale getirmek istedik.
Anneanne-Babaanne-Dedeler
İlk adım anneler ve babalar..... İki tarafı da bir bahane ile Raika’ya akşam yemeğine davet ettik. Planımız ise; bizim yemekler geldikten sonra, masaya biberonla süt gelecek ve “bu da yeni aile üyemiz için” diyerek haberi vereceğiz. Bunun için biberonun içerisine süt koyarak yanımda götürdüm. Bir mekâna erken giderek servis görevlisine planımızı anlattık ve biberonu teslim ettik. Tabii servis görevlisi de ilk defa böyle bir taleple karşılaştığını belirterek, tebrik etti ve seve seve yapacağını belirtti.
Aileler geldi, masamıza geçtik. Hoş beş ettikten sonra siparişler verildi ve beklenen an. Tabii eşimin de benim de gözüm servis görevlisinde….Şık bir tabağın üzerine koyduğu biberonla masaya yaklaşırken heyecandan bayılacağım sandım. Tabağı benim servisimin yanıma koydu. Tabii anneler babalar ne olduğunu anlamadılar ve “bu ne” filan derlerken, eşim “bu da yeni aile üyemiz için” dedi. “aaaaa inanmıyorum” bağrışmaları, şaşkınlık ve sevinç gözyaşları….Hepsi inanılmaz mutlu oldular, tebrik ettiler, hayırlı bir evlat olmasını temenni ettiler.  Ortam sakinleştikten sonra da sorular sorular; ne kadarlık?, nasıl öğrendiğiniz?, ne zaman dünyaya gelecek?......gibi.

Çok keyifli ve sevinç gözyaşlarının sel olduğu bu unutulmaz bir akşam yemeğimizin sonunda, sevgili arkadaşım Pınar’ın yaptığı pembe-mavi emzikli sabunları torunlarının ilk hediyesi olarak anneanne, babaanne ve dedelerimize verdik.

 
 
Dayı-Yenge-Kuzenler

İkinci adım……Ertesi gün sabah kahvaltısına da dayı-yenge ve kuzenleri davet ettik. Bunun için de masamızı biraz süslemeye karar verdik. Bir gün önceden şişirttiğimiz pembe-mavi balonlarımızın ucuna bağladığımız kurdelelere bebek, emzik, biberon şeklinde çeşitli mandallar taktık, kahvaltı masasının üstüne sıraladık. Peçeteli de pembe-mavi tabakların üzerine yerleştirdik. Kahvaltılıkların üzerinde yine pembe-mavi küçük flamalar ve “its a girl, its a boy” yazılı kürdanlar taktık. Artık hazırız ve bekliyoruz!!!….
Kapı çalınca ben yine inanılmaz heyecanlandım. Kapıdan ilk önce Ece ve Cemre girdiler, biz kapıda hoşgeldiniz-hoşbulduk muhabbeti yaparken salondan bağırış sesleri geldi “aaaaaa hala bebek mi bekliyorsun?” Hemen yanıma gelip bana sarıldılar ve başladılar “yaşasın kuzenim olacak” diye dolanmaya. Abim ve yengecimJ de çok memnun oldular, tebrik ettiler...

İçeri geçtik filan derken bir ara abim bir ortalıktan kaybolmuş, ben telaştan fark etmedim tabii. Tekrar kapı çaldı,  ”aa kim geldi” derken baktık abim. Bizim “cingöz gelin” kahvaltı davetinden şüphelenerek her ihtimale karşı bir paket hazırlayıp arabaya koymuş ve bebek haberini alınca da hemen abimi arabaya geri yollamış. Çok şık hazırlanmış bir paketle bebeğiminiz ilk hediyelerini de almış olduk.


 
Keyifli ve bol kahkahalı kahvaltımız sonrası kahveler içildi, tatlılar yendi ve ailemizin yeni üyesi ile ilgili bahisler ortaya atıldı. Ece ve Cemre tabii ki oylarını kız bebekten yana kullandılar. Bu arada hatıra sabun hediyelerimizi de çok beğendiler. J

 
 
Hala-Enişte-Kuzen
Halamız şehir dışında oturduğu için, teknoloji sağolsun ona da internetten sürpriz yapmaya karar verdik. Yine aynı Pazar akşamı face time arama yaptık. Oradan buradan muhabbet ederken, ekrana süt dolu biberonu koyduk. Önce anlam veremedi ama sonra “inanmıyorummmmm” diyerek durumu anladı. Çok heyecanlandı, sevindi “şimdi ben hala mı olacağım yani?” deyip durdu.  Kuzenimiz ve enişte uyuduğu için bu heyecana ortak olamadılar maalesef ama sonradan onlarla da görüştük.

Hafta sonu tüm aileye haber verdik, sırada canlar var…

Can Dostlarımız…
Hafta sonuna kadar bekleyemeyeceğimiz için can dostlarımız Kıvanç ve Meltem’e de hafta içi dışarıda bir akşam yemeğinde söylemeye karar verdik. Her zaman yaptığımız bir rutin olması nedeniyle onlarda gayet normal karşıladılar, mekânı cadde "Bistro 33" olarak belirledik.
Biz tabii ki yine erken gidip servis görevlisi ile planımızı paylaştık. Paşabahçe’den aldığım minik kara tahta kalp mandalların üzerine “teyze oluyorum” “amca oluyorum” ve “abi oluyorum” yazarak servis esnasında tabaklarının kenarına takmalarını istedik.
Derken geldiler, siparişler verildi ve heyecanlı bekleyiş başladı. Bu arada Gökçe çaktırmadan, o anı kaydetmek için telefonunu hazırladı.
Yemekler geldiiiii. Meltemle ben aynı yemeği sipariş ettik, tek farkı onunki kremalıydı. Dolayısıyla Meltem tabaktaki mandalı(benim tabakta olmadığı için) ilk etapta onu ayırt etmek için koyduklarını düşünmüş, taaa ki yazıyı okuyana kadar… Ağzı açık “nasıl yaniiii” filan derken gözlerimiz Kıvanç’a çevrildi. Meltem heyecandan bağırırken, Kıvanç son derece tepkisiz ve Meltem’e “noluyorsun?” diyor, Meltem de ona “sen neden bu kadar sakinsin ki?” diyor. Meğerse servis edilirken Kıvanç’ın mandalındaki yazı biraz silinmiş ve Kıvanç da ne yazdığını okuyamamış. Durumu anlayınca o da kahkahayı patlattı. Anlatmakla olmuyor, videoyu mutlaka izleyin. Mert’te çok şaşırdı ve heyecanlandı.
Güldük, yedik içtik, çoğalarak geçireceğimiz güzel günlerimizi konuştuk, planlar yaptık.
İşte bunlar gibi, bebek beklediğinizi yakınlarınıza bildirmenin birçok yolu var. Ben hepsini hazırlarken ayrı ayrı keyif aldım ve heyecanlandım. Hamilelik bence bir kadının hayatındaki en özel dönem ve başından itibaren bunu elimizden geldiğince iyi değerlendirmeli ve güzel hatıralarla doldurmalıyız.