Yenidoğan Sünneti Yaptırmalı mı?.....
Sünnet, şüphesiz bir erkek çocuğunun hayatındaki en
önemli anlardan biridir….Bu an, bazıları için yapılan sünnet düğünleri veya kutlamalardan
arda kalan fotoğraflarda tebessümle hatırlanan güzel bir anı iken; bazıları
için travmaya neden olabilen ve hatırlanmak istenmeyen bir anıya dönüşebilir.
Doğum ve doğumdan sonraki ilk 28 günlük
süreçte yapılan sünnete “yenidoğan sünneti” deniliyor. Doğumun ertesi gününden itibaren
yapılabiliyor olsa da, bebeğin böbrek ve karaciğer fonksiyonlarının yeterince
oluşabilmesi için 7.günden itibaren yapılması öneriliyor.
Biz de yenidoğan sünnetini doğumdan
sonra 7.günde, doğum yaptığım Amerikan Hastanesi’nin Çocuk Cerrahisi Bölümü’nde
“gomco clamp” yöntemiyle Dr. Egemen Eroğlu’na yaptırdık. Aynı hastanedeki çocuk
doktorumuzun tavsiyesi üzerine(açıkçası doktoruma güvendim ve sünnet için başka
bir doktor araştırması yapmadım) hastane çıkışı yapmadan sünnet randevumuzu
aldık.
Doğumdan bir hafta sonra rutin yenidoğan kontrolüne gittiğimizde sünnetimizi de yaptırdık. İlk başta “daha el
kadar çocuğun canını yakmasak mı?” diye söylenip durduysam da, özellikle
iyileşme sürecinin çabukluğunu ve kolaylığını görünce bunu yaptırdığımıza bir
değil bin kez daha sevindim. Bir de, daha büyük yaşlarda çocuklarını sünnet
yaptıran arkadaşlarımın anlattıklarını düşününce çok doğru bir karar
verdiğimize emin oldum.
Bu 1 haftalık süreçte, bence anne ve
bebek biraz olsun birbirlerine alışıyorlar ve kendilerince bir rutin yakalıyorlar.
Bir de özellikle sezaryen ya da epidural sezaryen(ben bu şekilde yaptım ve
kesinlikle öneriyorum) ile yeni doğum yapmış bir anne, sonuçta çok da basit
olmayan bir ameliyat geçiriyor ve sıkıntıları olabiliyor..
Bebekle başlayan yeni hayata alışmaya
çalışmanın yanı sıra, bir yandan dikiş yeri ağrıları, bir yandan emzirmeye
alışmak gerçekten kolay bir süreç değil. Dikiş yerlerim sızlamasına rağmen
annelik içgüdüsü ile oğlumu emzirmek için üstün performans sergilemeye
çalıştım. Hamilelik sürecinde hormonların değişimi ile başlayan annelik
içgüdüsü ve dolayısıyla fedakârlıklar böyle böyle artarak devam ediyor sanırım.
Gelelim o güne; sünnetten bir saat önce
penise uygulanan krem ile lokal anestezi yapıldı. Bu arada, biz de yenidoğan
kontrolümüzü yaptırarak zamandan tasarruf ettik. Uyuşma sonrası, sanırım anneler
dayanamaz diye içeriye sadece babayı alıyorlar. Bu özel anda babanın oğlunun
yanında olması, bebekten ziyade bir baba için çok anlamlı olmalı diye
düşünüyorum. En azından bizim babamız çok duygulandı ve gururlandı.
İçeri girmelerinden yaklaşık 10 dakika
sonra gelen ağlama sesi resmen içimi acıttı ve farkında olmadan kulaklarımı
kapattım. Bir 10 dakika sonra yanımdaydılar ve Uraz hala ağlıyordu.
Sakinleşmesi için kucağıma aldığımda “bana neden bunu yapmalarına izin verdin”
der gibi yüzüme bakıp bakıp ağlıyordu. O bakışı şu an bile gözümün önünde…
Sonrasında çocuk hemşiresi evde
pansumanın nasıl yapılacağını gösterdi ve evimize döndük. Pansuman için bizim
doktorumuz özel bir krem-merhem vermedi, eczanelerde 5-6 TL’ye bulunabilen “vazelin
pure pomat” önerdi. Burada önemli olan nokta; altını sık sık açmak… Her açtığımızda da temizledikten sonra
penise bol miktarda(neredeyse bir tüpün yarısı) vazelin pure pomat sürüp, gazlı
bez ile kapatmak ve bezini bağlamak. 1 hafta gibi kısa bir sürede, hatta daha
göbeği bile düşmeden tamamen iyileşiyor. Ama pansumandan çok çok daha da
önemlisi bu süreçte sık sık emzirmek, aynı zamanda en kuvvetli ağrı kesici…..
1 hafta sonunda kontrole gittiğimizde
doktorumuz, yapışmaması için sivri bir aletle penise bir şey yaptı. Ama benim o
an içim cızzz etti ve kafamı çevirdim. Doktor da fark etmiş olacak ki, bana
bakıp “canın acıdı di mi?” dedi. “Evet” dedim. “Merak etme onun canı senin
kadar acımadı, hissetmedi” dedi. Doktorumuzun yeni doğan sünneti ile ilgili
daha önce verdiği bilgileri de düşünerek içim biraz olsun rahatladı.
Yenidoğan sünnetinin bence en büyük
avantajı, (doktorumdan aldığım bilgiye göre) bebeğin sinirleri ve kasları henüz
yeterince gelişmediği için acıyı çok minimal hissetmesi hatta hissetmemesi ve
idrarında henüz asit olmaması nedeniyle yara olan bölgenin yanmaması. Bunlara
ek, bir yerde okuduğum bilgiye göre de, yenidoğan sünneti çocukları idrar
yolları enfeksiyonlarından koruyor ve penis kanseri riskini azaltıyormuş.
Kısacası sevgili anneler, yenidoğan
sünneti başta zor gibi gelse de inanın oğlunuz için vereceğiniz son derece
doğru bir karar. Tek dezavantajı, sünnet kıyafeti giydirip yapamadığımız sünnet düğünü ya da bir kutlama olur. Bence bunun da çözümü var; belli bir yaşa geldikten sonra sünnet kıyafeti giydirip, bir de Eyüp Sultan ziyaretine götürüp, fotoğraf çektiririz. Heee arkadaşlarından görüp özenip çok isterse bir de kutlama yapıveririz.
Doktorumdan öğrendiğim, duyduğum, okuduğum ve tecrübe
ettiğim kadarıyla yenidoğan sünnetinin avantajları özetle;
·
Anestezi şeklinin çabuk ve kolay olması,
·
Sinirler ve kasları henüz yeterince gelişmediği
için acıyı çok minimal hissetmesi hatta hissetmemesi,
·
İdrarında henüz asit olmaması nedeniyle
yara olan bölgenin yanmaması,
·
Yaranın çok çabuk iyileşebilmesi,
·
Enfeksiyon riskini azaltması,
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder