LOVE

LOVE

18 Mayıs 2017 Perşembe


Yenidoğan Sünneti Yaptırmalı mı?.....
Sünnet, şüphesiz bir erkek çocuğunun hayatındaki en önemli anlardan biridir….Bu an, bazıları için yapılan sünnet düğünleri veya kutlamalardan arda kalan fotoğraflarda tebessümle hatırlanan güzel bir anı iken; bazıları için travmaya neden olabilen ve hatırlanmak istenmeyen bir anıya dönüşebilir.  
Doğum ve doğumdan sonraki ilk 28 günlük süreçte yapılan sünnete “yenidoğan sünneti” deniliyor.  Doğumun ertesi gününden itibaren yapılabiliyor olsa da, bebeğin böbrek ve karaciğer fonksiyonlarının yeterince oluşabilmesi için 7.günden itibaren yapılması öneriliyor.

Biz de yenidoğan sünnetini doğumdan sonra 7.günde, doğum yaptığım Amerikan Hastanesi’nin Çocuk Cerrahisi Bölümü’nde “gomco clamp” yöntemiyle Dr. Egemen Eroğlu’na yaptırdık. Aynı hastanedeki çocuk doktorumuzun tavsiyesi üzerine(açıkçası doktoruma güvendim ve sünnet için başka bir doktor araştırması yapmadım) hastane çıkışı yapmadan sünnet randevumuzu aldık.

Doğumdan bir hafta sonra rutin yenidoğan kontrolüne gittiğimizde sünnetimizi de yaptırdık. İlk başta “daha el kadar çocuğun canını yakmasak mı?” diye söylenip durduysam da, özellikle iyileşme sürecinin çabukluğunu ve kolaylığını görünce bunu yaptırdığımıza bir değil bin kez daha sevindim. Bir de, daha büyük yaşlarda çocuklarını sünnet yaptıran arkadaşlarımın anlattıklarını düşününce çok doğru bir karar verdiğimize emin oldum.

Bu 1 haftalık süreçte, bence anne ve bebek biraz olsun birbirlerine alışıyorlar ve kendilerince bir rutin yakalıyorlar. Bir de özellikle sezaryen ya da epidural sezaryen(ben bu şekilde yaptım ve kesinlikle öneriyorum) ile yeni doğum yapmış bir anne, sonuçta çok da basit olmayan bir ameliyat geçiriyor ve sıkıntıları olabiliyor..

Bebekle başlayan yeni hayata alışmaya çalışmanın yanı sıra, bir yandan dikiş yeri ağrıları, bir yandan emzirmeye alışmak gerçekten kolay bir süreç değil. Dikiş yerlerim sızlamasına rağmen annelik içgüdüsü ile oğlumu emzirmek için üstün performans sergilemeye çalıştım. Hamilelik sürecinde hormonların değişimi ile başlayan annelik içgüdüsü ve dolayısıyla fedakârlıklar böyle böyle artarak devam ediyor sanırım.

Gelelim o güne; sünnetten bir saat önce penise uygulanan krem ile lokal anestezi yapıldı. Bu arada, biz de yenidoğan kontrolümüzü yaptırarak zamandan tasarruf ettik. Uyuşma sonrası, sanırım anneler dayanamaz diye içeriye sadece babayı alıyorlar. Bu özel anda babanın oğlunun yanında olması, bebekten ziyade bir baba için çok anlamlı olmalı diye düşünüyorum. En azından bizim babamız çok duygulandı ve gururlandı.  

İçeri girmelerinden yaklaşık 10 dakika sonra gelen ağlama sesi resmen içimi acıttı ve farkında olmadan kulaklarımı kapattım. Bir 10 dakika sonra yanımdaydılar ve Uraz hala ağlıyordu. Sakinleşmesi için kucağıma aldığımda “bana neden bunu yapmalarına izin verdin” der gibi yüzüme bakıp bakıp ağlıyordu. O bakışı şu an bile gözümün önünde…

Sonrasında çocuk hemşiresi evde pansumanın nasıl yapılacağını gösterdi ve evimize döndük. Pansuman için bizim doktorumuz özel bir krem-merhem vermedi, eczanelerde 5-6 TL’ye bulunabilen “vazelin pure pomat” önerdi. Burada önemli olan nokta; altını sık sık açmak…       Her açtığımızda da temizledikten sonra penise bol miktarda(neredeyse bir tüpün yarısı) vazelin pure pomat sürüp, gazlı bez ile kapatmak ve bezini bağlamak. 1 hafta gibi kısa bir sürede, hatta daha göbeği bile düşmeden tamamen iyileşiyor. Ama pansumandan çok çok daha da önemlisi bu süreçte sık sık emzirmek, aynı zamanda en kuvvetli ağrı kesici…..  

1 hafta sonunda kontrole gittiğimizde doktorumuz, yapışmaması için sivri bir aletle penise bir şey yaptı. Ama benim o an içim cızzz etti ve kafamı çevirdim. Doktor da fark etmiş olacak ki, bana bakıp “canın acıdı di mi?” dedi. “Evet” dedim. “Merak etme onun canı senin kadar acımadı, hissetmedi” dedi. Doktorumuzun yeni doğan sünneti ile ilgili daha önce verdiği bilgileri de düşünerek içim biraz olsun rahatladı.

Yenidoğan sünnetinin bence en büyük avantajı, (doktorumdan aldığım bilgiye göre) bebeğin sinirleri ve kasları henüz yeterince gelişmediği için acıyı çok minimal hissetmesi hatta hissetmemesi ve idrarında henüz asit olmaması nedeniyle yara olan bölgenin yanmaması. Bunlara ek, bir yerde okuduğum bilgiye göre de, yenidoğan sünneti çocukları idrar yolları enfeksiyonlarından koruyor ve penis kanseri riskini azaltıyormuş. 

Kısacası sevgili anneler, yenidoğan sünneti başta zor gibi gelse de inanın oğlunuz için vereceğiniz son derece doğru bir karar. Tek dezavantajı, sünnet kıyafeti giydirip yapamadığımız sünnet düğünü ya da bir kutlama olur. Bence bunun da çözümü var; belli bir yaşa geldikten sonra sünnet kıyafeti giydirip, bir de Eyüp Sultan ziyaretine götürüp, fotoğraf çektiririz. Heee arkadaşlarından görüp özenip çok isterse bir de kutlama yapıveririz.

Doktorumdan öğrendiğim, duyduğum, okuduğum ve tecrübe ettiğim kadarıyla yenidoğan sünnetinin avantajları özetle;
·         Anestezi şeklinin çabuk ve kolay olması,
·         Sinirler ve kasları henüz yeterince gelişmediği için acıyı çok minimal hissetmesi hatta hissetmemesi,
·         İdrarında henüz asit olmaması nedeniyle yara olan bölgenin yanmaması,
·         Yaranın çok çabuk iyileşebilmesi,
·         Enfeksiyon riskini azaltması,

 

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder